Hamilelik kuyruk sokumu ağrılarını tetikliyor
Memorial Hizmet Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü'nden Uz. Dr. Mehmet Serhan Kurtulmuş, aşırı kilo ya da zayıflık, travmalar, uzun süre sert bir zeminde oturmak, hamileliğin son 3 ayında veya doğum sırasında meydana gelen basınçların kuyruk sokumu kemiğinde yaralanmalara neden olabileceğini aktardı.
Kadınlarda erkeklere göre 5 kat daha fazla görülen kuyruk sokumu ağrılarından genel anestezi olmadan, tek seansta yapılan CRT enjeksiyonu ile kurtulmanın mümkün olduğunu dile getiren Dr. Kurtulmuş, kuyruk sokumu ağrılarının nedenleri ve yeni tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
Doğum yapmanın kuyruk sokumu ağrılarına davetiye çıkardığını söyleyen Dr. Kurtulmuş, “Kuyruk sokumu ağrısı toplumda sık görülse bile özellikle kadınlarda daha çok ortaya çıkmaktadır. Bu durum kadın pelvisinin yapısından dolayı, kuyruk sokumunun daha korunmasız kalmasından kaynaklanmaktadır. Sürekli oturarak çalışmak, düşme ve çarpma gibi travmalara maruz kalmak, uzun süre seyahat etmek, doğum yapmak ve sürekli olarak oturmak zorunda olmak bu ağrılara davetiye çıkarmaktadır” diye konuştu.
Dr. Kurtulmuş, “Oturur durumda düşme sonucu kuyruk sokumunda kırık, çıkık oluşabilir ya da doğum zorlamasıyla veya kireçlenme sonucu kuyruk sokumunun ucu öne veya yana doğru yer değiştirebilmektedir. Kuyruk sokumu bölgesinde görülen rahatsız edici bu ağrılı klinik tabloya ‘Koksidinia' adı verilmektedir. Hasta oturduğu zaman kuyruk sokumunun ucunun hareketi sonucu şiddetli ağrı ortaya çıkar. Tanı genellikle öykü ile ve ano-rektoskopi muayenesinin negatif olması ile konmaktadır. Rektal muayene sırasında kuyruk sokumunda ağrı olduğu saptanırsa ‘koksidinia' tanısı kuvvetlenmektedir” ifadelerini kullandı.
Travmanın, koksidinia yani kuyruk sokumu ağrısında en sık rastlanan faktör olduğunu söyleyen Dr. Kurtulmuş, “Düşme veya travma sonrası meydana gelebilmektedir. Özellikle doğuma yakın son 3 ayda kuyruk sokumu aşırı mobil hale gelerek ileri derecede bükülebilir ve gerilebilir. Bu dönemde o bölgedeki dokularda yaralanmaya sebep olabilmektedir. Bu duruma inflamatuar yanıt da eşlik ederek ağrının artmasına neden olabilmektedir. Doğum sırasında oluşan basınç ve gerginlik, sert yüzeylerde uzun sürelioturma da yine kuyruk sokumu ağrısı nedenleri arasındadır. Spinal kist veya tümörler, anorektal orjinli pelvik bir tümör de kendini kuyruk sokumu ağrısı olarak belli edebilir. İnatçı kuyruk sokumu ağrılı hastalarda altta yatan başka bir hastalıktan da şüphelenilmelidir. Kuyruk sokumu bölgesindeki yaralanma, çıkık veya aşırı kilo nedeniyle meydana gelen yaralanmalar da kuyruk sokumu ağrısına neden olabilmektedir” dedi.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Mehmet Serhan Kurtulmuş, “Kırılgan kemiklere sahip olanlar (osteoporoz, artrit gibi hastalıklar bu duruma yol açabişşr) kuyruk sokumu ağrısına daha çok maruz kalmaktadır. Bel ağrısı olanlarda kuyruk sokumu ağrısı daha çok görülebilir. Temas sporları veya belirli etkinliklere katılım (binicilik) ve enfeksiyonlar (örneğin; tüberküloz, osteomyelit) buna zemin hazırlayabilmektedir. Obezitede bu sorun için risk faktöru kabul edilmekledir. Vücut kitle indeksi yüksek olan kişilerde bu sorunun artış gösterdiğine dair çalışmalar bulunmaktadır. Bu hastalardaki en büyük şikayet, özellikle geriye dönük eğilimli oturur pozisyonda, kuyruk sokumu çevresinde hissedilen ağrı olmaktadır. Kadınlar cinsel ilişki sırasında ağrı hissedebilmektedir. Tuvalete gidildiğinde kuyruk sokumunda ağrı olması sık görülen bir şikayettir” diye konuştu.
Cerrahi dışı tedavilerin, bu sorunda başarı şansının yüksek olduğunu söyleyen Dr. Kurtulmuş, “Hastaya önce sıcak oturma banyoları önerilir. Kriyoterapi, termoterapi, TENS gibi fiziksel yöntemler de kullanılır. Hastalar sert zeminlere oturmamalı ve ve sünger simit şeklinde yastık üzerine oturmalıdır. Ağrıyı azaltmak için çeşitli ilaçlar verilmelidir. Kuyruk sokumu üzerine enjeksiyonlar ile ağrı tedavisi denenebilir. Cerrahi dışı tedavi ile istenilen sonucun elde edilemediği ve hastanın günlük yaşamında zorlandığı durumlarda koksektomi adı verilen cerrahi işlem yapılmaktadır” ifadelerini kullandı.
Kuyruk sokumu ile ilgili ağrılarda CRT (COCCYX RELEASE THERAPHY ) yöntemi olarak adlandırılan bir tedavinin uygulandığını aktaran Dr. Kurtulmuş, “CRT, içeriği özel olan bir enjeksiyon yöntemidir. Tek seans uygulanan ve yüksek başarı oranına sahip bir işlemdir. İnatçı ağrılarda 2 kez yapılabilir. Bilinen herhangi bir yan etkisi bulunmayan CRT yöntemi, 5 yaşından itibaren her yaş grubundan insana uygulanabilir. Tek seansta kuyruk sokumu ağrısından kurtaran CRT yöntemi ağrısız bir işlemdir. Genel anestezi veya ameliyat ortamı gerektirmez. Diğer enjeksiyon yöntemlerinde kullanılan radyasyon içeren cihaz kullanımı CRT'de yer almaz ve bu sayede hasta radyasyona maruz kalmaz. Enjeksiyondan 4 saat sonra günlük aktivitelere dönülebilir. Bu yöntem kuyruk sokumu bölgesinde enfeksiyon veya tümör olan hastalara uygulanmamalıdır” dedi.