Demet Akbağ, en büyük tutkusunu açıkladı
Demet Akbağ, Re Touch Mag Temmuz - Ağustos kapağında yer aldı. Oyuncu, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Sandık Kokusu'nun Filiz'i herkesin gönlüne taht kurdu. Karakterinize kendinizden, hayatınızdan bir şeyler kattınız mı?
Kendimden demek çok doğru olmaz ama gözlemlediğim pek çok insandan farklı parçaları birleştiriyorum ben bir karakteri üzerime giyerken. Bir el hareketi, mesela fincanı tutuşu, çantasını omuzuna atışı, yürüyüşü…
Filiz karakterinizin öne çıkması ve daha çok genç nesil tarafından seviliyor olması neler hissettiriyor?
Tüm karakterlerimiz seviliyor bana kalırsa. Filiz eğlenceli bir kadın. Hayatın tüm iniş çıkışlarına direnen, güçlü bir tarafı var. Gençler için hayal ettikleri abla gibi oldu sanırım biraz.
Yanlış bilmiyorsak Uğur Yücel ile ilk kez karşılıklı projeniz. İkinizi izlemek ayrıca çok da keyifli.
Bunca yıl hiç yan yana gelmemiş olmamıza biz de hayret ettik. İkimiz için de güzel bir buluşma oldu. Biz de oynarken de izlerken de sizin gibi keyif alıyoruz Filiz ve Hasan’dan…
8 YAŞIMDAN BERİ EN BÜYÜK TUTKUM HEP OYUNCULUK OLDU
Dizinin sezon finali eğlencesindeki şpagat hareketiniz çok konuşuldu. Baleye olan merakınız nereden geliyor?
Kız lisesinde okurken, sıra arkadaşım yarı zamanlı konservatuarın bale bölümü öğrencisiydi. Ben henüz aileden konservatuar için izin alamamıştım. Bana teneffüslerde derslerde öğrendiklerini öğretiyordu. Baleye gitmeye izin alabilirsem, oradan oyunculuğa geçerim diye plan yapmıştım. Doğuştan vücut yapım çok esnek olduğu için hareketleri kolayca yapabiliyordum ama hiçbir zaman profesyonel olarak yapmayı düşünmedim, en büyük tutkum 8 yaşımdan beri hep oyunculuk oldu.
Biraz da 'Aydınlıkevler' oyunundan konuşmak istiyorum. 15 yıl aradan sonra yeniden sahnelerdesiniz. İlk sahneye çıktığınızda neler hissettiniz?
Heyecan… İlk kez sahneye çıktığım güne döndüm. Tiyatro sahnesinin ayrı bir büyüsü var. Her çıktığınızda o heyecanı hissediyorsunuz. Seyircilerin coşkusu ve alkışıyla da buluşunca ortaya tarifsiz bir mutluluk çıkıyor.
OĞLUM ALİ MİZAHI İLE BENİ ÇOK GÜLDÜRÜR
Geçenlerde Çağla Şikel, oğlunun sevgilisi olduğunu öğrendiğinde kıskandığını açıkladı. Sizin de oğlunuza çok düşkün olduğunuzu biliyoruz. Siz ilk duyduğunuzda neler hissettiniz?
Ben kıskanmak olarak tanımlamam ama Çağla’yı da anladım. Çocuklarımızın mutluluğu bizim de mutluluğumuz, artık birer yetişkin olduklarında kendi yaşıtlarıyla vakit geçiriyor olmaları çok normal. Ama anneler için çocuklar hiç büyümüyor. Ve çocuklarımızın geleceğine dair duyduğumuz endişe de asla bitmiyor.
Ali ile birlikte neler yapmayı seversiniz? Bir anne oğul olarak ilişkiniz nasıl? Nasıl bir annesiniz?
Çok eğleniriz birlikte. Mesela film izlerken onun yorumları beni hem çok güldürür hem de tespitlerini hep çok doğru bulurum. Şimdi eğitimi nedeniyle ayrı ülkelerdeyiz ama sürekli konuşuyoruz. Mesajlarındaki mizahı ile de beni çok güldürür. Birbirimize güveniriz, destek oluruz. Onun fikirleri benim için önemlidir.
Dizide anneanne, oyunda bir babaannesiniz. Sizden nasıl bir büyükanne olur?
Eğlenceli ve muzip bir babaanne olmayı hedefliyorum..
Sizi en sinirlendiren şey?
Türkçe’nin yanlış kullanılması, bekletilmek ve modern salata adı altında bütün bir marulun kaseye konulup masaya getirilmesi...
DAHA ÇOK KADIN HİKAYESİ ÜRETİLMESİNİ İSTİYORUM
'Sandık Kokusu’nda Filiz güzelliğine ve estetik operasyonlarına meraklı bir kadın. Sizin rutinleriniz var mı? Estetiğe bakışınız nedir?
Mesleğimi mümkün olduğunca uzun süre yapabilmek için bedenime de görünümüme de iyi bakmak gerektiğine inanıyorum. Yaptırdığım hiçbir müdahaleyi de saklamadım zaten. Küçük dokunuşlarla tıbbın bu kadar gelişmiş halinden elbette faydalanmalıyız. Karakteristik özelliklerimizi, ifadelerimizi bozmamak gerekiyor, her şeyin fazlası zarar.
Kendinizi pesimist olarak tanımlıyorsunuz. En kötümser anlarınızda kendinizi nasıl motive ediyorsunuz?
"Tut ki bi’şey oldu, yine bi’şey olmaz" diye kendimi motive ediyorum.
Bir kadın oyuncu olarak sektörde değişmesini istediğiniz şeyler var mı? Sizin hayal ettiğiniz dünyada kadın oyuncu olmak nasıl?
Tüm dünyadaki meslektaşlarım gibi ilk sırada 'daha çok kadın hikayesi, daha çok kadının ana karakter olduğu hikaye' üretilmesini istiyorum. Ve bir oyuncuya rol teslim edilirken, en önemli kriterin fiziksel özellikleri olmamasını tercih ederim.
20 yaşındaki Demet Akbağ’a bugün ne söylemek isterdiniz?
Aferin kızım, aynen böyle devam…
