Filiz Erkal'dan duygulandıran İbrahim Erkal paylaşımı
Filiz Erkal, geçirdiği beyin kanaması sonucu hayatını kaybeden eşi İbrahim Erkal'ın ölümünün dördüncü yılında yürekleri sızlatan bir paylaşımla yaptı. Instagram hesabından eşiyle çektirdiği bir fotoğrafı paylaşan Erkal, 'Yıllar geçse de bir gün bile unutmadığım ve asla unutmayacağım gönül sızım' dedi.
Buğulu sesi, aşkı anlatan duygusal şarkılarıyla hafızalara kazındı. 11 Mayıs 2017 yılında geçirdiği beyin kanaması sonucu aramızdan ayrılan ünlü şarkıcı İbrahim Erkal’ın bugün dördüncü ölüm yıl dönümü.
52 yaşında aramızdan ayrılan şarkıcının ölüm yıl dönümünde eşi Filiz Erkal, kalpleri sızlatan bir paylaşım yaptı.
“Yıllar geçse de bir gün bile unutmadım”
İbrahim Erkal ile çekilmiş bir karesini Instagram hesabından paylaşan Filiz Erkal, “Sensizlik her geçen gün daha da zorlaşsa da güçlü durmak zorundayım. Biliyorum sen benim üzülmemi istemezsin çünkü. Yaşadığım süre boyunca her zaman gönlümün tahtında olacaksın. Yıllar geçse de bir gün bile unutmadığım ve asla unutmayacağım gönül sızım. Mekânın cennet olsun. Sevenlerin gönlünde sevilenler ölümsüzdür” notunu yazdı.
Filiz Erkal geçen yıllarda katıldığı bir programda şunları söylemişti:
* 21 yaşında evlendim. Eşimi kaybettiğimde de 14 yıllık evliydik. O acıyla yaşamaya alışıyorsun. Özlemimiz çok büyük. Ama güçlü durmak zorundayım. Acımı yaşasam da dışarıya pek yansıtmıyorum. 3 evladım var. Onlar için dik durmam gerek. Eğer kendimi salarsam eşimin bana kızacağını düşünüyorum.
* Bana hep bir yere gitmiş de gelecekmiş gibi geliyor. Hâlâ o duygu içerisindeyim. Biraz da bebeğimin olması beni oyaladı. Allah sanki kızım Elif Su’yu bana bir teselli, bir uğraş gibi gönderdi. Eşim komaya girdiğinde bebeğim 12 günlüktü, vefat ettiğinde de 43 günlüktü.
* O gece evdeydim. Sabah bebeğin kontrolü için hastaneye gittik. Eşimin yüksek tansiyon sorunu vardı. Misafirlerimiz vardı. 21.00 gibi evden çıktı. Normalde eşime hayatta ‘Gitme, arkadaşlar gelecek' demezdim ama nedense o gün ‘Gitme' dedim. Yok dedi, gider gelirim. Zaten 00.00'da siteye giriş yapmış ama bana haber 02.30'da geldi. O da komşum kızını hastaneye götürmese sabaha kadar hiç bulunamayacaktı. Vale getirmiş, sonra çıkmış. Beni güvenlik aradı. Öyle öğrendim.
* Eşim 2–3 ay önce ‘Beni ölürsem beni buraya gömün. Benim çoluk çocuğum burada…' demişti. Karacaahmet Mezarlığı'nı çok seviyordu. Bir yıl önce gezmiştik mezarlığı… İnsanlar niye Erzurum yerine burası diyor ama onun vasiyeti böyleydi.
* İbrahim çok malı mülkü olan bir adam değildi. İnsan biriktirdi. Evlerimiz var ama ben kirada oturuyorum. Dostlarımızın çok büyük desteği oluyor. Çocuklarımın okuluna hiç ödeme yapmıyorum. Çok şükür ihtiyacım yok ama eş dost bize çok sahip çıkıyor. Erzurumlular özellikle bizim her şeyimizle ilgileniyor.
* Sanat dünyasından çok arayan soran olmadı. İlk sene anma programı hazırladık. Davet ettiğim halde kimse gelmedi. İbrahim'in de çok sevdiği dostlarını aradım. Gelmediler. İkinci yıl da ben kimseyi çağırmadım. Çağırsam da gelmiyorlar çünkü… İşleri olup da gelmeyen olabilir ama birebir telefon açtığımda ‘Geleceğim' deyip gelmemeleri garip. Ama önemsedim mi, hayır. Çünkü onu seven bir halk var. Eşim halkın sanatçısıydı ve halk onu çok seviyor. Bu çok daha önemli.