Korona virüsün 3 yeni belirtisi daha açıklandı! İşte o semptomlar...
Koronavirüs 10 milyon insanı etkileyen bir pandemiye dönüştü. Hastalığın aşısı bulunmadığı gibi araştırmacılar halen Covid-19'u tanıma sürecinde. Son olarak CDC corona virüse dair üç yeni belirtiyi resmi olarak duyurdu. Böylece CDC'nin listesindeki semptom sayısı 11 yükseldi.
Son dakika haberine göre, Amerika Birleşik Devletleri'nde faaliyet gösteren, Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) kurumu corona virüse dair yeni açıklamalar yaptı.
CDC, yeni tip corona virüs salgınına ilişkin üç yeni semptomu listeledi. Covid-19 salgını ilk ortaya çıktığında ateş, kuru öksürük ve nefes darlığı temel belirtiler arasındaydı. Aralık 2019'dan beri yaklaşık 10 milyon insan Covid-19'a yakalandı. Araştırmacıların eline daha fazla veri geçtikçe Covid-19 semptomlarına yenileri eklendi.
NTV'nin aktardığı habere göre, CDC son olarak resmi Covid-19 semptomları listesini güncelledi. Kurumun listesine üç yeni belirti girerken, toplam semptom sayısı 11 oldu. Halsizlik, ishal, tıkanıklık ya da burun akıntısı ve son olarak mide bulantısı veya kusma Covid-19'un yeni semptomları arasında girdi.
CDC corona virüse 4 yeni belirti ekledi. En yaygın 11 belirti şöyle: Ateş, öksürük, nefes darlığı, halsizlik, kas ya da beden ağrısı, baş ağrısı, tat ve koku kaybı, boğaz ağrısı, tıkanıklık veya burun akıntısı, mide bulantısı veya kusma, ishal. Öte yandan tatilcilerin korona virüsten nasıl korunması gerektiğiyle ilgili önerilerde bulunan Dr. Fatih Kaya, sosyal mesafenin plajda ve havuzda da korunması şartının önemini vurguladı.
Türkiye’de 11 Mart’ta ilk vakanın görülmesinden sonra karantina, evden çalışma, sokağa çıkma yasaklarıyla geçen aylardan sonra 1 Haziran’dan itibaren kısıtlı yeni normal yaşam başladı. Salgının yayılmasını engellemek adına maske kullanımı, sosyal mesafe ve temizlik kuralları devam ediyor. Yaz sezonu ile birlikte tatil planları da yapılmaya başlandı.Otel, tatil köyü, konaklama, yeme-içme tesisleri hijyen kriterleri çerçevesinde uluslararası standartlara göre denetlenecek
. Tatilcilerin virüsten kendilerini korumaları için neler yapması gerektiğiyle ilgili Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Dahiliye Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Fatih Kaya önerilerde bulundu. Yaz aylarında ve sıcak havalarda virüsün etkisini kaybetmediği uyarısında bulunan Kaya, güney yarım kürede şubat, mart ve nisan aylarında yaz dönemi yaşandığını ancak yüksek bulaşmanın sürdürdüğünü, virüsün yakın mesafeden (1,5 metre) bir taşıyıcıdan diğer insana bulaştığını unutmamak gerektiğini söyledi.
Bu yaz mevsiminin trendinin “maske, mesafe, temizlik” olacağını belirten Dr. Kaya, tatil yapmak isteyenlerde önemli uyarılarda bulundu. Tatilde de maskenin sürekli takılması gerektiğini anlatan Dr. Kaya, nereye gidilirse gidilsin sosyal mesafenin plajda ve havuzda da korunması şartının önemini vurguladı.
Dr. Kaya, “Tatile gidecekler bu yaz müstakil ev, yazlık site, karavan, çadır, yat, yelkenli gibi alternatifleri kullanarak, kişi sayısı az olacak şekilde veya yayla tatili yapabilirler. Gemi, turistik turlar ve kalabalık mekanlardan uzak durulmalı” dedi. El hijyeninin takıntı yapmayacak ölçüde sürdürülmesinin de önemine değinen Dr. Kaya, sabah, yemek öncesi ve sonrası, lavabo ihtiyacı sonrası yıkama yapılırsa günde en az on defa ellerin yıkanmış olacağını ancak riskli durumlarda mutlaka dezenfektan ile temizleme yapılması gerektiğini söyledi.
Dr. Kaya, şöyle devam etti:
“Kesinlikle eldiven takılmamalı, tokalaşma ve sarılmalardan kaçınılmalıdır. Kalabalık ortamlarda 1.5 metre mesafeye dikkat edilmeli. Yaz aylarında 35 derecinin üzerinde maskeyle dolaşmak nefes almayı zorlayacaktır. Astım, KOAH, nefes darlığı, yüksek tansiyon, kalp hastaları sıcak havalarda mümkün olduğu kadar dışarı çıkmasınlar. Zorunlu kalınırsa insanlara dikkat ederek maskesiz kısa süreli dolaşabilirler.”
Salgın sürecinde bağışıklığın güçlenmesi için düzenli beslenmenin önemine de dikkat çeken Dr. Kaya, sağlığı korumak için organik ve sağlıklı yemek yenilmesini, paketli, koruyucu ve katkı maddeli ürünlerden kaçınılmasını önerdi.
Dr. Kaya, “Günlük egzersiz ve fiziksel hareketler ihmal edilmemeli. Yaz aylarında ishal, viritük enfeksiyonlar, güneş çarpmaları, travmalar gibi çok görülen hastalıklar olursa dinlenerek bu süreç geçirilmeli.” diye konuştu.
